Rivayettir: Kuşların hükümdarı Simurg ( Zümrüd-ü Anka ya da Batıdaki adıyla Phoenix ), Bilgi Ağacı'nın dallarında yaşar, herşeyi bilirmiş. Bu kuşun özelliği gözyaşlarının şifalı olması, yanarak ölüp kül olması, sonra kendi küllerinden yeniden dirilmesidir…
Kuşlar Simurg'a inanır ve onun kendilerini kurtaracağını düşünürmüş. İşler ters gittikçe Simurg'u bekler dururlarmış. Ne var ki, Simurg ortada görünmedikçe kuşkulanır olmuşlar ve umudu kesmişler.
Derken bir gün uzak bir ülkede Simurg'un kanadından bir tüy bulunmuş. Simurg'un var olduğunu anlayınca da. kuşlar Simurg'un huzuruna gidip yardım istemeye karar vererek, hep birlikte yola çıkmışlar…
13 Aralık 2011 Salı
Sarışın
Daha yeni kuyumcudan çıkmıştı. Kendisine büyük gelen yüzüğünü küçülttürmüş aynı zamanda da taşını değiştirtmişti. Yüzük yeni gibi olmuştu ve ömür boyu garantisi olduğu için herhangi bir ücret almamışlardı. Çocuklar gibi mutlu olmuştu. Restorasynda olan Nuruosmaniye Cami'nin avlusundan geçip Kapalı Çarşı'ya girdi. Kapalı Çarşı hep garip gelirdi kendisine. İçeri girdiğinde kendisini vatanında yabancı gibi hissederdi. İçeride o kadar çok yabancı olurdu ki satıcılar bile Türkçe konuşmazdı. İnanılmaz sayıda dükkan ve bu dükkanların büyük çoğunluğu kuyumcu ve halıcılar.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)