MÖ IV. yüzyıldaki bir Yunanlı için bilinmezlik evinin yakınından başlar. Hemen yanı başındaki dağ kitleleri onun için gizem doludur. Kara veya deniz yolculuklarında mesafelerin kaç günde alınacağını güvenilmez bir biçimde hesaplar. Sadece İonya'lı tek tük bilgin, o da henüz pek kabaca olan haritalara sahiptir. Tarihçiler ve coğrafyacılar Peloponnes kıyılarını bile henüz doğru dürüst ortaya koyamıyorlar.
Sıradan yolcular daha çok Yunan dünyasında tanınmış birkaç tapınak ya da şehri ziyaret ederler; bu yönden Delphoi ve Delos ağırlıklıdır. Denizciler ve tacirler öteden beri bilinen ticaret yollarını izler, ama kıyı boyunca dizilmiş acentelerden öteye gitmezler; Atlantik'e geçenler azdır. Askeri seferler nedeniyle Sicilya ve Pers ülkesi bilinmektedir.
Yunanlılar kuzeyde zangün göçebe İskitler ile karşılaşır ve onlardan kereste, kehribar ve altın satın alırlar. Güneyde ise Mısırlılar, Nübyalılar ve Libya göçebeleri ile karşılaşmışlardır. Tanrılar bazı bazı egzotik halkların yanında eğleşirler.
Daha uzaklardaki, dünyamızı kuşatan şu derin ve sonsuz Okyanus'un kıyılarındaki topraklar da şenliklidir: Günbatımı'na doğru Kikloplar, Lestrigonlar ve Lotophagoslar vardır. Güneyde Etiyopyalılar (Yunanca: yanıklar) bulunur, bunların içinde de Pigmeler yaşar. Gündoğumu yönünde Hintliler vardır. Kuzeyde Kimmerler, daha ötelerde Uzak Kuzey ülkesi ile komşu olan Arimasplar yaşar. Okyanus üstünde, Hesperisler bahçesinden uzak olmayan bir yerde, Mutlular adaları yüzer, hayatlarını örnek biçimde geçirmiş olan kimseler öldükten sonra o adalarda oturur.
Kuzeyden güneye her tarafta altın, bakır ve kalay bulunmaktadır; bunlar Yunanlıyı büyüleyen madenlerdir. Ancak coğrafyacılar daire biçiminde ve ırmakların yaratıcısı olan bir Okyanus düşüncesini kesinlikle reddederler; onlara göre o uzak topraklar boştur.
Kaynak: Yunan ve Roma Mitolojisi, C. Estin ve H. Laporte.
Notlar:
Sıradan yolcular daha çok Yunan dünyasında tanınmış birkaç tapınak ya da şehri ziyaret ederler; bu yönden Delphoi ve Delos ağırlıklıdır. Denizciler ve tacirler öteden beri bilinen ticaret yollarını izler, ama kıyı boyunca dizilmiş acentelerden öteye gitmezler; Atlantik'e geçenler azdır. Askeri seferler nedeniyle Sicilya ve Pers ülkesi bilinmektedir.
Yunanlılar kuzeyde zangün göçebe İskitler ile karşılaşır ve onlardan kereste, kehribar ve altın satın alırlar. Güneyde ise Mısırlılar, Nübyalılar ve Libya göçebeleri ile karşılaşmışlardır. Tanrılar bazı bazı egzotik halkların yanında eğleşirler.
Daha uzaklardaki, dünyamızı kuşatan şu derin ve sonsuz Okyanus'un kıyılarındaki topraklar da şenliklidir: Günbatımı'na doğru Kikloplar, Lestrigonlar ve Lotophagoslar vardır. Güneyde Etiyopyalılar (Yunanca: yanıklar) bulunur, bunların içinde de Pigmeler yaşar. Gündoğumu yönünde Hintliler vardır. Kuzeyde Kimmerler, daha ötelerde Uzak Kuzey ülkesi ile komşu olan Arimasplar yaşar. Okyanus üstünde, Hesperisler bahçesinden uzak olmayan bir yerde, Mutlular adaları yüzer, hayatlarını örnek biçimde geçirmiş olan kimseler öldükten sonra o adalarda oturur.
Kuzeyden güneye her tarafta altın, bakır ve kalay bulunmaktadır; bunlar Yunanlıyı büyüleyen madenlerdir. Ancak coğrafyacılar daire biçiminde ve ırmakların yaratıcısı olan bir Okyanus düşüncesini kesinlikle reddederler; onlara göre o uzak topraklar boştur.
Kaynak: Yunan ve Roma Mitolojisi, C. Estin ve H. Laporte.
Notlar:
- En kuzeyde, kuzey rüzgarı poyrazın, Boreas'ın bile ötesinde, zaman zaman Apollon'un da oturduğu efsane ülke Uzak Kuzey bulunuyor. Orada ebedi aydınlık, tatlılık ve mutluluk egemendir. Halk uzun uzun ömür sürer; müzikle, dansla, şölenlerle keyif içinde yaşar.
- Cebelitarık ile Septe kayaları Herakles Sütunları'dır. Kahraman, kayaları oralara Geryon'un öküzlerini Euristheus'e getirdiği zaman (onuncu işi) koymuştur. Bu sınırdan sonra gece ile gündüz birbirine kavuşmaktadır. Her gece güneş orada, denizin bir şeyi söndürdüğü zaman çıkardığı sese benzer bir ıslıkla uyur.
- Pigmeler Mısır'ın güneyinde yaşar. Hera'nın onlardan birini, Pigmelerin arasında kalan öz oğlunu defalarca kaçırmaya çalışan bir leylek haline getirdiği günden beri Pigmeler leylekleri düşman bellemişlerdir. Leylek sürüleri Pigmeleri hırpalamayı sürdürürler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder